Yeni bir tabela! / Feyzi Hepşenkal

 

Her gün yeni bir tabela daha yayınlamak gerekiyor belki de…

Sahte içkiden hastaneye yatan, can veren insanların sayısını gösteren bir tabela.

Gerçekten ülke genelindeki vakaları izlemekte zorlanıyorum.

Bu felaketin yarattığı ölümlerin kesin sayısı nedir, öteki gibi, bunu bilemiyorum.

İzmir’de, Mersin’de, İstanbul’da, Zonguldak’ta…

Her yerde peş peşe ölümler…

Olacak şey değil.

Fakat oluyor.

İyi de, nasıl oluyor?

Bir başka salgın yaşanıyor sanki.

Sanki sahte içki içen, içmeyene de bulaştırıyor!

Akla fena şeyler geliyor.

Bir yerden düğmeye mi basıldı ne?

 

* * *

 

Etil yerine metil alkol kullanırsan, ölürsün.

İçişleri Bakanlığı açıklamasına bakılırsa…

 

·         “Son günlerde meydana gelen olaylarla ilgili olarak yaptığımız araştırmalar ve elde ettiğimiz bulgular sonucunda; marketlerde satılan ve dezenfektan olarak kullanılan etil alkol bazlı yüzey temizleyici sıvılara, içki aromaları karıştırmak suretiyle içilmesinden dolayı zehirlenme vakalarının yaşandığı anlaşılmıştır.”

 

Öyle veya böyle.

Bir anda gerçekleşen “toplu ölümleri” izaha yetmiyor bu açıklama.

 

* * *

 

İşin dibinde “içkiyi” zaten zehir haline getiren bir uygulama var.

Ozan Bingöl o uygulamayı “herkesin” anlayacağı biçimde yazdı:

 

“Alkol oranı %45 olan bir 70’lik rakının;

- Bayi kârı dahil ürün fiyatı: 47,63 TL

- ÖTV 87,97 TL

- KDV 24,40 TL

- Toplam vergi: 112,37 TL

- Satış fiyatı: 160,00 TL

Ürün fiyatına göre vergi oranı %234’dür.”

 

* * *

 

Herkese “ejder meyveli smoothie” içeremezsiniz ki?!

Kimi rakı sever.

Kimi bira içer.

Kimi benim gibi, ayda yılda bir içmeyi sever.

Kimi her gece iki kadeh içer.

Fakat vergiyi intikam alırcasına koyarsanız içkinin üzerine, millet başka çareler arar mecburen.

Kimi kullanacağı etil alkolü özenle seçer.

Kimi ne bulursa, onu içer.

Ha.

Diyorsanız ki:

“İçme kardeşim. İçersen de öl, bana ne?”