İnce ince Muharrem İnce / Feyzi Hepşenkal
Eskiden siyaset yazmaya bayılırdım. Artık yazarken bayılıyorum! Yine de “ha gayret” dedim, elimden geldiği kadar empati kurmaya çalıştım Muharrem İnce ile. Tamam. Bir yanda dargınlık, kırgınlık var.. Diğer yanda, içinde yanan ateş. Varmak istediği ama elinden kayıp gitmiş gibi görünen bir hedef. Hepsinin üzerine, CHP Kurultayı’ndaki “Cumhurbaşkanı adayı olmuş, milyonları bir araya getirerek görkemli mitingler yapmış birinin öylesine kenara itilmiş bir görüntüye mahkum edilmiş” hali de gelince… Kızgınlık hissi kabarır, “Ben sana gününü gösteririm” tepkisi açığa çıkar iyice. Bütün bunlar anlaşılabilir, gayet insani şeyler. * * * Fakat şu da var ki, Muharrem İnce gibi “memleketi yönetme” iddiası, tutkusu, ihtirası olan kişilerin; daha sakin, akılcı ve büyük resmi görebilen düzeyde bakış açısına sahip olması gerekmez mi? Bir dur, ne olur. Yaşanmış benzer olayları hatırla. Şaşmazlığı defalarca kanıtlanmış temel olgulara tekrar tekrar ve ...