Feyzi Hepşenkal

Söze nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Fakat söze 2020 yılı gibi başlamaktan ödüm kopuyor. Bu öyle bir başlangıç ki, kabusun ta kendisi. Hangi türlü melanet ararsan var, geçen günlerde. Doğal afetlerin biri bitmeden öteki başladı öncelikle. ·          2020’ye Avusturalya cayır cayır yanarken girmiştik zaten, yetmedi, alevler kıtanın bir yerinde sürerken, başka yerine taş büyüklüğünde dolu yağdı. ·          Brezilya'nın güneydoğusunda bulunan Minas Gerais eyaletinde şiddetli yağışlar sonrası meydana gelen sel ve toprak kaymalarında 50’den fazla insan can verdi. ·          Pakistan'daki yoğun kar yağışı sonucu meydana gelen çığ nedeniyle 100’den fazla kişi hayatını kaybetti. ·          Filipinler'in başkenti Manila yakınlarındaki Taal Yanardağı patladı, ölenler oldu. ·          Endonezya'da etkili olan şiddetli yağışlar Cakarta, Depok, Bekasi, Tangerang ve Bogor kentlerinde sellere neden oldu; son 7 yılın en büyük sel felaketinde 9 kişi yaşamını y

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ocak ayında en yüksek fiyat artışı yüzde 81,46 ile patlıcanda gerçekleşirken; domates yüzde 35,81, salatalık yüzde 24,45, yeşil soğan yüzde 20,61, sivri biber yüzde 20,54, kuru soğan yüzde 20,04, kabak 19,45 zamlanmış. Evin kadını soracak şimdi: “Akşama ne pişireyim?” Cevap: “İçinde patlıcan, domates, soğan, biber, kabak olmayan bir şey!” Derse ki hanımefendi: “Kolaysa sen pişir…” Ne diyebilirsiniz ki?! Kızmayın, küfretmeyin lütfen Yemeyin kardeşim. Zaten domates, patlıcan, salatalık yaz sebzesi. Kışın tadı yok hiçbirinin. Yemeyin. Peki. Yemeyelim. Ne yiyelim? Mesela… Şöyle ızgarada bir güzel pişmiş, bonfile yesek şapırdana şapırdana. Tamam. Yukarıdaki cümle küfür gibi gelse de, efendilik sizde kalsın, lütfen küfretmeyin! Velhasıl, her zamankinden zor zamanlar yaşanıyor bugün. Ne ucuzluk var piyasada. Ne de cepte para. Tencere kaynayamıyor kolayına. Sadece içine konacak sebzenin, kıym

Can sıkıcı ama doğru yanıtlanmazsa “can alıcı” bir soru var, herkesin kendine sorması gereken: “En az 7 şiddetindeki bir depremde evinizin ayakta kalacağına güveniyor musunuz?” Of, ya off. Sanmam ki, bırakın 100 kişide 1’i, 100.000’de bile 1 kişi bu soruya göğsünü gere gere “evet” diyebilsin. Durum buysa, “depreme hazırlık” noktasında işimiz Allah’a kalmış demek. Madem öyle, en azından deprem sırasında ve sonrasında ne yapacağını kimler biliyor? Lütfen “of” çekmeyin yine. Şu andan itibaren hazırlanın ki, kader kapıyı çaldığında kederin en tarifsiz olanından kurtulma şansınız olsun. Misal… Deprem çantanız var mı? 39 liradan başlıyor Yoksa piyasada pek çok seçenek var. Şöyle baktım da, iyi kötü işe yarayacak olanların fiyatı 39 liradan başlıyor. Sonra çık çıkabildiğin kadar. İçindeki malzemenin cinsi, adedi, kaç kişilik olduğu, kaç gün yeteceğine kadar farklı ölçeklerde sayısız seçenek var. Migros’taki çanta, 39 lira. İçinde “düdük, dinamolu el

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "CHP-HDP İlişkilerinin Araştırılması, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Suç Teşkil Eden Davranışlarının İncelenmesi Komisyonu"nun raporu doğrultusunda Kılıçdaroğlu hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı. *** Aynı zihniyet, Ecevit için de, 12 Eylül Darbesi'nden bir süre sonra (16 Haziran 1981'de) Millî Güvenlik Konseyi'ne, yâni darbe yönetimine suç duyurusunda bulunmuştu. MHP, o zaman da benzeri suçlamalar ileri sürmüştü. Şimdi tarihi tekerrür ettiriyor. Ecevit, tam 850 sayfa savunma yapmıştı. Şikâyet, kovuşturmaya gerek  olmadığı kararıyla sonuçlanmıştı. *** MHP yönetimine şunu anımsatmak isterim: Ecevit bu çirkin suçlamaya karşın 1999 yılında  MHP ile koalisyon kurmuştu. Ve bu koalisyon, "sol" ile "sağ"ı barıştırmış; Cumhuriyet tarihinin en uzun ve en uyumlu koalisyonu olmuştu. CHP'liler de kaset skandalından sonra sıkıntı yaşayan MHP'yi, yü