EGE’NİN KADINLARI Ege kekik ve nergis kokulu dağların, mavi turkuaz denizle buluştuğu bir cennet… Meltem esintileri saçlarımızı savururken, Egeli sevdiğim, Nergis çiçeğini anlatıyor: Nergis çiçeğine adını veren Tanrı Narkissos, suya vuran görüntüsüne âşık olur. Kendi güzelliğine o kadar vurgun kalır ki, oturduğu yerden kalkamadığı için ne su içebilir ne de yemek yiyebilir ve ölüp gider. Narkissos’un öldüğü bu yerlerde nergis çiçeğinin yetiştiğine inanılır. Ölüm sözcüğü duyunca meltem esintisi yerini karayele bırakır. Ege’nin dağı taşı, ağacı, meyvesi şehir efsaneleri insanların tenini, ruhunu, zihnini besliyor… Bu efsanenin büyüsü ile Kekikçi Nineye gidiyorum. Baharla dağlardaki kekikler morarmaya başlar. Bu onun dağlara göçünün nişanesidir. “Kekik toplamak için çok erken uyanır, çizmeleri mi giyer, sabah serinliğinde testerem elimde dağlara yürürüm.” Hem sabah serinliği diyorsun hem de çizme giyiniyorsun, soruma yüzünde anlık bir irkilme ile yanıt verdi:...