Kaz çevirme ustaları / Feyzi Hepşenkal
Elinde
kılıçla çıkıyor, esip savuruyor. Tepkiler çığ olup, güç aldığı makamları
sallayınca anında geri adım:
“Diyanet
İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Ayasofya’nın cami olarak ibadete açıldığı Cuma
namazında okuduğu hutbenin tartışmalı ‘lanet’ kısmı resmi web sitesinden
çıkarıldı.”
Sanki
o sözler söylenmedi.
Niyet
açığa çıkmadı sanki!
Ne
yani…
Yok
mu sayılacak, unutulacak mı hepsi?
* * *
İktidarın
bıçkın yandaşı olan medya grubunun dergisi “hilafet çağrısı” yapıyor kapaktan.
“Şimdi
değilse, ne zaman?” diyor.
Şimdi.
Uygun
mu zaman?
AKP
sözcüsü Ömer Çelik palas pandıras, “Siyasal rejimimizle ilgili ortaya çıkan
sağlıksız tartışma ve kamplaşma, Türkiye’nin gündemi değildir” dediğine göre;
değilmiş anlaşılan!
* * *
Ve
tabii arada sahnelenen “akla ziyan” daha bin türlü şey.
Naralar
atarak yürüyüş kolları oluşturmasından tutun, açtıkları “5816 sayılı kanun
kaldırılsın” kampanyasına kadar; İstanbul Sözlemesi’ne karşı girişilen
saldırılardan, sosyal medyayı iyice zapturap altına almaya kadar bin türlü şey.
İktidar
uygun gördüğünü bizzat gerçekleştiriyor, “zaman ve zemin etüdü” yaptırmak
istediklerini, çevresinde dolanan pervanelere ihale ediyor.
* * *
Geçmişten
bugüne hep böyle döndürüldü çark.
Bazen
bir ileri, iki geri.
Bazen
iki ileri, bir geri.
Fakat
üç veya beş vade sonrasında, neyi istedilerse bir şekilde kuvveden fiile
geçirdiler.
* * *
Derler
ya hani; çevir kazı yanmasın.
Aynen
öyle.
Zaten
onlar da, ezelden beridir bu işin ustası değil mi?
Yorumlar
Yorum Gönder