Kim “ben oynamıyorum” diyecek? / Feyzi Hepşenkal
·
İngiltere Premier Lig, İspanya La Liga,
Almanya Bundesliga, İtalya Serie A ve Fransa Ligue 1'deki maçlar iptal.
·
Portekiz, Hollanda, Belçika ligleri iptal.
·
Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi maçları
iptal.
·
Basketbolda EuroLeague iptal.
·
Amerika’da NBA iptal.
·
2. Dünya Savaşı sırasında bile oynanan
Amerikan Kolej Ligi NCAA turnuvaları iptal.
Hatta…
Profesyonel
Tenisçiler Birliği (ATP), tüm tenis organizasyonlarının koronavirüs salgını
nedeniyle 6 haftalığına dondurulduğunu açıklamışken; Türkiye’de futbol ve
basketbol liglerinin ısrar ve inatla sürdürülmesinin sebebi ne olabilir?
Geçen
gün TFF bir açıklama yaptı:
“Seyircisiz
oynama kararı, Bilim Kurulu ve Bakanlıkların üst düzey temsilcilerinin
tavsiyesiyle alınmıştır. Bu kararla ilgili olarak tamamen Futbol Federasyonu
üzerine odaklanılmış olmasının nedeni tarafımızca anlaşılamamıştır.”
Ardından
Bilim Kurulu üyesi Prof. Ateş Kara kibarca “yalanladı” federasyonu:
Biliyor
musunuz…
Ne sebepler,
ne de TFF ile beIN Media Group arasındaki muhabbet veya ülkeyi yönetenlerin
Katar’la bilinen/bilinmeyen ilişkileri umurumda bile değil!
* * *
Benim
gözüm Muslera’da…
Erdoğan'ın
basın toplantısındaki oturma düzenine ilişkin fotoğrafı paylaşıp, “Gerçekten
üzgünüm… Rakibimizi böyle mi savunacağız?” diyen, Galatasaray Futbol takımının
kaptanı Muslera’da.
Benim
kulağım “spor etkinlikleri, konserler ve diğer büyük toplantıların iptal
edilmesi gibi fiziksel önlemlerin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının
yayılmasını yavaşlatabileceğini” söyleyen Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü
Tedros Adhanom Ghebreyesus’da.
* * *
Ben
Fatih Terim’in ne dediğine bakıyorum:
“Top
toplayıcı çocukların eldiven giymesi bir şey anlam ifade etmiyor. Bizim
ailemiz, canımız yok mu? İşin aktörü oyuncular, hocalar, hakemler. Bunlar
olmazsa futbol oynamaz. Seyirci de var. Onlar da olmazsa hiç olmaz. Bunların
hiçbirine sorulmuyor. Canımızı dışarıda mı bulduk. Eşimiz, dostumuz, çocuğumuz
var. Buna üzülüyorum ben.”
* * *
Ve
ben, TFF Başkan Vekili Erdal Bahçıvan’ın başkanı Nihat Özdemir’e ve öteki
yöneticilere yazdığı mektubu okuyorum:
·
Hemen herkesin mutabık olduğu bir tek nokta
var ‘Kendimizi ve sorumlu olduğumuz kitleyi azami gayretle korumak.’ Her türlü
sosyal aktivitenin, seyahatlerin, insani buluşmaların gün be gün minimize
edildiği bir dönemde binlerce insani seyahat, hijyen, endişe gibi nedenlerle
farklı risklere sokabilecek olan ‘Lig maçlarına devam’ konusundaki ısrarımızı
hakikaten anlamakta zorlanıyorum.
·
Endişem bu katı inadımızın ilerleyen günlerde
bizlere altından kalkamayacağımız ağır vicdani sıkıntılar yaşatmasıdır. Bu
mesajı tamamen bir insani sorumlulukla yazdığımı da hepinizin lütfen bilmenizi
isterim.
* * *
Bu
arada trajikomik olaylar da yaşanıyor memlekette.
İki
gün önce, Lokman Hekim Fethiye Belediyespor ile Denizli Merkezefendi Belediyesi
arasındaki seyircisiz TBL maçında, tribünde kavga çıkmış, iyi mi?!
* * *
Spor
insanlarının ve toplumun baskısı “seçkin yöneticileri” ikna etmeye yeter mi,
bugün yarın tüm spor karşılaşmalarının da iptal edildiği açıklanır mı; bilemem.
Fakat
bir kulübün başkanı, teknik direktörü ve hatta tek bir sporcu dahi çıksa “Oynamıyoruz
kardeşim, sağlımız ve canımız sizden de, kararlarınızdan değerlidir” dese; sergiledikleri
inat ve ısrar, “müsebbiplerin” tepesine çöker!
Yorumlar
Yorum Gönder