Ey vatandaş, otur evinde / Feyzi Hepşenkal
Yanlış
anladık yine.
“Tatil”
ve “izin” sözcüklerini duyunca, gezmeye, eğlenmeye, hoş beşe gittik hep
birlikte.
Kafeler,
restoranlar, AVM’ler tıka basa dolu.
Otobüs,
metro, tramvay, vapur seferleri hınca hınç.
Yaşlısı
genci oradan oraya gidiyor.
Tamam.
Korkunun
ecele faydası yok ama…
Buna
da “cahil cesareti” denir, be arkadaş.
Anla
artık.
Memleketi
yönetenler karar almakta acze düşmüş olabilir.
Sen
doğrusunu anla işte.
Otur
evinde.
* * *
Yaşanan
krizin boyutunu kavramak için, ateşin ille de ocağımızı yakmasını beklemek
olacak iş midir Allah aşkına?
Umreden
gelir, binlerce insan.
Bir
kısmı sınırdan geçer, gider.
Tepki,
uyarı, feryat ayyuka ulaşınca; sona kalanlar için “toplu karantina” kararı
çıkar.
Gece
yarısı öğrenciler dışarı atılır, yurt binalarına umreden gelenler alınır.
Onlar
da “ahır gibi yerlere konduk” diye basar çığlığı.
Paradoksun
dehşetine bakar mısınız!
* * *
Fed
Başkanı Jerome Powell, “ekonomik politika yapıcıların ekonomiyi kesintiye
uğratan zorlukların üstesinden gelmek için elinden geleni yapması ve normale
hızlı bir şekilde dönüşü desteklemeleri gerektiğini” söyledi ve “Avrupa Merkez
Bankası, İngiltere Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası, Kanada Merkez
Bankası ve İsviçre Merkez Bankasıyla koordineli olarak dolar likiditesindeki
baskıya karşı koymak için ortak hareket ettiklerini” açıkladı bugün.
Öyle.
Bir
yanda “can korkusu” yaşanırken, diğer yanda yaşamak için paraya ihtiyaç var.
Kapanan
kepenkler yüzünden iki kişinin çalıştığı çay ocağından, devasa işletmelerdeki
insanlara kadar kimsenin aç ve açıkta kalmamasını sağlamak şart.
* * *
Bilgisine,
sağduyusuna önem verdiğim, güven duyduğum az sayıdaki insandan biri olan Mahfi
Eğilmez bugün iki cümle özetlemiş durumu:
“Koskoca
sosyalizmin, sayısız krizin çökertemediği kapitalizme, gözle görünmez bir virüs
diz çöktürdü. Bakalım sonu nereye varacak?”
Demem
o ki…
Yaşanan
çöküş sürecinin sonu, “sonunu düşünen kahraman olamaz” gibi, hamasi laflarla
şekillenen bir anlayışa bırakılamaz.
Bizim
şu anda halkın sağlığını ve hayatını düşünen vicdanlı, akıllı yöneticilere
ihtiyacımız var.
Umarım,
vardırlar.
Yorumlar
Yorum Gönder