Pöstekide kaç kıl var? / Feyzi Hepşenkal
Bekleyemedim
sabahı, gecenin tam yarısında oturdum yazmaya. Bekleyemedim zira telefonum da,
bilgisayarım da sürekli öter durumda.
Kimi
özelden, kimi genelden gelen mesajların, sağanak şeklinde yağışı altında kaldım
resmen.
Sosyal
medya çıldırmış zaten.
Millet
öfkeli.
İnsanlar
dertli.
Ahali
kafayı sıyırmış.
Haklılar.
Açıklanan
son kararlar “deliye pösteki saydırmak” misali, ne akıl bırakır kafada, ne
sabır, ne de sinir.
* * *
Yaş
sınırı 20’den 18’e indirilenlerin 15-18 arası neler söylüyor pek bilmiyorum ama
iyice küçüklerin ebeveynlerinin ağzına geleni söylediği kesin.
Örnekse
Ece Saygun Aslan “Ben anlamadım” diyor:
-
Çocuğun yasağı devam ettiğine göre, çocuğu alıp yazlığa gidemez miyim? Yoksa
izin gününde mi gidebilirim? Yoksa sokağa çıkma yasağı sadece şehirde kalanlar
için mi geçerli? Kafamda deli sorular.
Berna
Laçin doğal hoşluğuna, bir de hoş soru eklemiş:
-
1 Haziran sonrası kreşler açılacak ama 18 yaş
altına sokağa çıkma yasağı uygulanacak. Bu durumda kreşlere gidenler kaç yaşındadır?
* * *
Gerçekten
de “civciv mi yumurtadan çıkar, yumurta mı civcivden” sorusunun, hızla büyüyüp,
deli saçması bir sorunsala dönüşmesi hali yaşanıyor.
Alınan
her karar, birbirinden saçma fakat aynı zamanda haklı (artık ne demekse!)
soruyu beraberinde getiriyor.
Buyurun
birkaç örnek (Kendi sorumu başlığa koydum!):
-
Çocuğu olan aileler, çocuklarını evde bırakıp
mı seyahat edecekler?
- 65 yaş
üstüne cami izni var mı?
- YKS
sınavının yapılacağı gün COVİD-19 tanısı pozitif olan veya (+) olduğunu bilmeyen
ya da 1 gün öncesinde COViD-19 tanısı alan öğrencilerle ilgili nasıl bir
uygulama olacak?
-
1 Haziran’da hemen her yer açılıyor ama
belirlenen kurallara bu yerler 3 günde nasıl hazır olacaklar?
* * *
Recep
Tayyip Erdoğan dün akşam “şu şöyle bu böyle” derken peş peşe, bir şeyi, bu
hafta sonu ne olacağını söylemeyi belki de unuttu.
Haydi,
bir süre de bunun tantanası sürdü.
Anlaşıldı
ki, 15 ilde yasak berdevam.
Dolayısıyla
bu ilde işyerlerinin kapılarını açacakların “yeni normale” uyum süresi indi mi
1 güne!
Anlayacağınız
iktidar hazretleri, dersine iyi çalışmamış.
Çok
şey belirsiz, karışık, eksik veya daha beteri neyse, o!
*
* *
Fakat
isyanının büyüğü haklı olarak 65 + yaşa erişmiş olanlarda.
Çok
kızgınlar çok.
Atilla
Kıyat Paşa anlayanı derinden sarsacak iki cümle yazmış:
“27
Mayıs darbesini telin ederken, Türkeş’i minnetle ananlar 65 yaş üstü oldukları
için, biz 65 yaş üstü insanlara güvenmemesi normaldir. Siz ülkeyi yönetebileceksiniz
ama biz maske, hijyen, fiziki mesafe kuralına uyamayacağız.”
Rahmetli
Mehmet Ali Birand’in değerli eşi Cemre Birand da benzer düşüncede:
“Kafam
yerinde, işim var, çocuk gibi hakkımda karar veriliyor. 18-64 yaş arasındakiler
AVM’lerde gezecekler, lokantalara gidecekler, deniz kenarında yürüyecekler,
onlar hasta olmayacak ama biz kendimize hakim olamadığımız (!) için yasaklıyız.”
* * *
Hiç
kuşku yok.
Bir yıl sonra aralarına katılacağım bu
insanlar, yerden göğe haklılar.
Gayet ciddi ve samimi önerim, yaşanan
tuhaflığı yaratanlar hakkında bireysel ve/veya toplu davalar açılması, bu
absürtlüğün derhal yargıya taşınmasıdır.
Öyle değil mi canım…
Bırakın, biraz da onlar uğraşsın.
Yorumlar
Yorum Gönder