Hedef, “yeni Çeşme” mi? / Feyzi Hepşenkal




Bazı yerler vardır, adı anılınca gözler büyür, faltaşı gibi açılır. Ağızlar sulanır, iştahla şapırdanmaya başlar. Eller kaşınır, parmaklar o malum hareketle oynar. Napolyon’un “para para para” deyişi gelir akla hemen, TL’den US Dollar’a her cinsi zihinlerde kırk takla atar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzası ile gündeme oturunca Çeşme Alaçatı ile Urla Zeytineli, of of of, yine kaşıntı tuttu çok kişiyi.
Hayal veya kabus değil yaşanan, en gerçeğinden taptaze, koskocaman, tam 551 parçalık bir pasta.
Kurdun puslu havada avını izlemesine benzer biçimde, hazır malın usta avcıları da pusmuş bekliyor.
Hey babam hey, kime hangi dilim düşecek acaba?

Parsel parsel Alaçatı

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün “parsel sorgu” sistemine girip, (bir günde belli sayıda sorgulamaya izin verildiğinden) iki gün boyunca “acele kamulaştırma” hükmü verilen yerlere baktım.
Yüzlerce m2’den binlerce m2’ye kadar farklı büyüklükte tarla, zeytinlik, arsa hedef alınmış.
Açıkça gördüğüm, Alaçatı ile Zeytineli arasına bir kuşak atılmış.
Ve ulaştığım bilgiye göre, yapılmak istenen…
“Yeni bir Çeşme yaratmak!”

* * *

Alaçatı’da, ihale edilen ama yapımı lafta kalan Gölovası mevkiindeki havaalanı arazisinin çevresinden başlayıp, Büyükgöl, Tümbelek, Mersin mevkilerine kadar uzanan kamulaştırılacak yerler, henüz “çok gizli” tutulan (elbette size, bize gizli) master planda ayrılan alanın yüzde 7’si kadar.
Geri kalan bölümün, hazine malı olduğu ifade ediliyor.

Muhtarın evi de gitti

Urla’da ise durum, daha da bilinmez.
Gerçi Ahmet Çınar’ın yazdığı Genel-İş Sendikası’na ait arazi gibi, Zeytineli muhtarının 4 katlı evinin bulunduğu parselin de “güme gittiği” biliniyor!
Çok sayıda köylünün tarlası da aynı durumda.
Bir doktorla yazıştım, “Alın terimle kazandığım parayla aldığım bir tarla vardı. Çökmüşler” dedi.
Konuştuğum Urla Belediye Meclis üyelerinden biri ise “bölgede iki yıldır özellikle Ankara’dan gelenlerin yer kapattığını” söyledi.
Malum.
Zeytineli, Recep Tayyip Erdoğan ve ailesine ait villalar nedeniyle çok (!) ünlenmişti.

Başkanlar beklemede

Yerel yöneticilerin “suskunluğu” dikkatimi çekti.
Fakat dinleyince biraz hak verdim.
Onlar da “ne olduğunu/olacağını” anlamaya çalışıyorlar henüz.
Haliyle ağızlarından, kendilerini sıkıntıya sokacak bir söz çıkmamasına özen gösteriyorlar.
Mülkü istimlak edileceklerin beklentisi aynı değil sonuçta.
Bölgede doğal sit olduğundan, sahip oldukları arazi “kuru bir toprak parçası” şu an.
“Eğer iyi para verirlerse, mesele yok” diyenler de var yani.

* * *

Diğer yanda İzmir’in cevval hukukçuları itiraz, dava süreçleri için hemen işbaşı yaptılar.
Örnekse…
Saptanan hukuksuzluklar arasındaki “Kamulaştırılacak taşınmazların önemli bir kısmı şu anda tarım arazisi, bunlara kamulaştırma bedeli tespit ederken tarım arazisi olarak kıymet biçmek, önemli bir adaletsizlik yaratacaktır” noktası, bana da önemli geldi.

* * *

Bakılacak çok yer, yazılacak çok şey var.
Zaman geldikçe, zemin oluştukça, bakacak ve yazacağız.
Hele hele “işin ucu nereye varacak?” sorusu hep gündeme olacak mutlaka.
İşin ucunda rantın kralı var, insanı dinden imandan çıkaracak kadar çok para var zira.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zilli adıyla çıkan biranın sonucu: #EfesBoykot

1 fotoğraf 1az bilgi / Filiz Akın, Ayhan Işık, Vahi Öz, Öztürk Serengil KADIN BERBERİ

Adres: @AkpCocuklari / Feyzi Hepşenkal