Yeni Marmaray Müdürü’nden “Kanal İstanbul” için akla ziyan iddia / Feyzi Hepşenkal
Deprem
zaten kanalı açacak!
Cumhurbaşkanı’nın
geçen gün yaptığı yeni atamalar faslından, Doç. Dr. Nurdan Memişoğlu Apaydın da
DLH Marmaray Bölge Müdürü oldu.
Vatana
millet hayırlı olsun.
Olsun
da, hanımefendinin Kanal İstanbul hakkında yazdıklarını okuyunca; siz deyin
6.9, ben diyeyim 7.8 şiddetindeki bir depremle sarsıldım!
Hanımefendi
Marmaray müdürü mü, deprem mühendisi mi yoksa eşi emsali görülmemiş bir kahin
mi anlamak zor.
Bakıyor
Marmara’nın haritasına 500 yıl, 1000 yıl sonrasını görüyor.
“Burası
zaten kendiliğinden yarılıp, Kanal İstanbul olacak” diyor.
“Neden
şimdiden yapmayalım” diyor.
Üç
cümleye, yeryüzünün meçhul evrimini sığdırıyor!
Hele
de karşı çıkarsanız Kanal İstanbul’a, tokadı patlatıyor alnınızın ortasına:
“Kanal
İstanbul’u istememek sadece akıl tutulması olabilir.”
Eyvallah.
Ben
razıyım uçuk kaçık olmaktansa, tutuk akla!
Prof. Ahmet Ercan
uyarıyor
Neyle
laf çevirmeyi bırakalım, işi gerçekten bilen bir insanla konuşalım.
Hanımefendinin
dehşetli iddiasını, Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’a sordum.
“Deprem”
denince sağduyulu akıllara gelen ilk isimlerden biri olan Jeofizik Yüksek
Mühendisi Prof. Ercan, o sözlere önce “bilim dışı” dedi ve olanca zerafetiyle
ekledi:
“Bu
hanımcağızı tanımıyorum. Ancak sığ düşünüyor. Bilgisi de kısıtlı.”
Ercan
Hoca dikkatini Kanal İstanbul için belirlenen güzergâha vermiş:
“Eğer
yeni bir kanal açilacaksa, Karasu (Sakarya Irmağı), Akyazı, Sapanca, İzmit
arası daha kolay açilabilir... İşte burada yer kendi kendine bir boğaz
oluşturuyor. Terkos-Küçükçekmece arasında değil...”
Prof.
Ercan’ın bilimsel yaklaşımını detaylarıyla öğrenmek isterseniz, ben sadece son
cümlesini aktarayım, öncesini de buradan okuyun lütfen: (https://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/kanal-istanbulun-deprem-uckun-ile-yeraltisuyu-etkisi-ne-olabilir-h147975.html)
“İstanbul
Suyolu tam bir kıyım, İstanbul ile Türkiye çıkarlarını yok edici, suç
niteliğinde bir eylemdir.”
İki kardeş Memişoğlu
Kendisine
Marmaray Bölge Müdürü payesi uygun görülen Doç. Dr. Nurdan Memişoğlu Apaydın’ın
erkek kardeşi de, yine İstanbul’un önemli bir makamında oturuyor.
Adı,
Prof. Dr. Kemal Memişoğlu.
Görevi,
İstanbul İl Sağlık Müdürü.
İktidara
yakınlıklarını, sadece “Rizeli” olmalarına bağlamak, babaları Fehmi
Memişoğlu’nun 1983 yılında Milliyetçi Demokrasi Partisi’nden Rize Milletvekili
seçildiğini söylemek yeterli midir; o kadarını bilmiyorum!
SETA mı önemli,
yoksa…
Doç.
Dr. Nurdan Memişoğlu Apaydın ile aynı atama listesinde bulunan biri daha vardı:
Cumhurbaşkanlığı
İletişim Başkan Yardımcısı yapılan, Dr. Çağatay Özdemir.
(Maşallah
herkes dr, doç, prof olmuş son yıllarda!)
Hakkındaki
haberler “SETA’dan Saray’a bir transfer daha” mealinde verildi.
Sanırım
biraz daha derine inmeli.
Bu
arkadaş gazetecilere komuta eden kurumun 2. Kaptanı olmadan da, köşkteydi
zaten. İletişim Başkanı’nın, özel kalem müdürüydü.
Ondan
önce SETA’da çalışmış bir süre.
Ve
daha önce ise (2014-2015) “İlim Yayma Cemiyeti’nin Kayseri Düşünce Akademisi
Yöneticisi” imiş, kendi ifadesi ile…
Şurası
kesin.
Yayıldıkça
yayılıyorlar!
Yorumlar
Yorum Gönder