Cezaevi kimine zindan, kimine kırk odalı bir han!
Başsavcı vekili, Erdoğan’ın avukatı
ve
FETÖ hükümlüsü ile 37 dakika
özel bir odada “kayıt dışı” görüştü…
Göz retina
okuma sistemi kapatıldı, görüntüler silindi.
Antalya Başsavcı Vekili Gürkan Kütük, Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan’ın avukatı Ahmet Kürşat Köhle, yanlarında iki kadın ve bir
erkekle birlikte, 3 Ekim 2018’de, cezaevine “kayıt dışı” girdi. Cezaevine
girişlerde turnikelerden geçilirken, göz retina okuma sistemi kapatıldı.
Erdoğan’ın avukatının da olduğu 6 kişi, koğuşundan getirtilen Yüksel
Uğurlu ile özel bir odada, 37 dakikalık bir görüşme gerçekleştirdi.
Cumhuriyet’ten Alican
Uludağ’ın haberine göre, Cezaevi müdürü, görüşmenin, babası ölen
Yüksel Uğurlu’ya başsağlığı dilemek için yapıldığını iddia etti. Ancak
savcılık, Uğurlu’nun babasının ziyaretten 6 gün sonra öldüğünü tespit etti.
Ziyaret için rüşvet alındığı iddialarını soruşturan savcılık, delil olmadığı
gerekçesiyle dosyayı kapattı. Takipsizlik kararında, ziyaretin kayıt dışı
gerçekleşmesinin usulsüz olduğu vurgulandı; konunun idari yönden soruşturulması
gerektiği belirtildi.
Antalya Başsavcılığı’nın soruşturma
dosyasına göre, 3 Ekim 2018 tarihinde, Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili
Gürkan Kütük, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlarından Ahmet Kürşat Köhle ile
birlikte Antalya L Tipi Kapalı İnfaz Kurumu’na geldi. Bu isimlerin yanında
kimliği tespit edilemeyen iki kadın ile bir erkek daha yer aldı. Cezaevine
girişte herhangi bir giriş kayıtları oluşturulmayan bu kişilerin göz retina
kaydı da alınmadı. Savcı, avukat ve yanındakiler, içeri girmeden önce
turnikelerden rahatça geçmesi için göz retina kaydı sistemi kapatıldı. İçeriye
giriş yapan 5 kişi, cezaevi müdürü Tuncay Avanaş’ın odasında çay içtikten sonra
hep birlikte hazır kuvvet odasına geçti. Gürkan Kütük’ün talimatıyla bu odaya
“kahverengi ayakkabı, krem pantolon ve beyaz gömlek” giyen hükümlü Yüksel
Uğurlu getirildi. Odada 11.49-12.26 saatleri arasında, 37 dakikalık bir görüşme
yapıldı.
Kurum müdürü: Uğurlu’yu savcı çağırdı
İhbar üzerine Antalya Cumhuriyet
Başsavcılığı, kurum müdürünün de arasında bulunduğu şüpheliler hakkında “rüşvet
almak/vermek, görevi kötüye kullanmak” suçlarından soruşturma başlattı. Şüpheli
olarak ifadesi alınan müdür Tuncay Avanaş, savcı Gürkan Kütük’ün yanında
misafirleri olduğu halde o tarihte cezaevine geldiğini, odasında çay ikram
ettiklerini belirterek, yaşananları şöyle anlattı:
“Başsavcı vekilinin misafirleri
olduğu için göz turnikesini devre dışı bıraktık, turnikeleri açarak içeri
aldık. Çay içtikten sonra Gürkan Kütük, ‘Odaya geçelim’ dedi. Yanında olan
diğer şahısların kim ve ne olduklarını soramadım. Misafirleri ile hazır kuvvet
odasının bulunduğu yere birlikte gittik. O sırada Gürkan Kütük, ‘Babası
rahmetli olan Yüksel Uğurlu Bey’i getirin’ dedi. Memurlar getirdi. Başsavcı
Vekili ve yanında bulunan şahıslar başsağlığı diledi. Gürkan Kütük dışarı
çıkınca ben de odadan, arkasından, çıktım. Birkaç dakika kalanlar, içeride
oturdu. Tam olarak kaç dakika oturduklarını bilmiyorum. Sonra da kurumdan
ayrıldı. Bayanların ne maksatla geldiklerini bilmiyorum.”
Hükümlü: Dosyamla ilgili konuştuk
Soruşturma kapsamında hükümlü
Yüksel Uğurlu’nun tanık olarak ifadesi alındı. Ziyaret sırasında gelen iki
kadının kız kardeşi, erkeğin ise kız kardeşinin eşi olduğunu öne süren Uğurlu,
o gün açık görüşünün olduğunu iddia etti. Uğurlu, “Avukat Kürşat Ahmet Bey,
Savcı Bey ve Müdür Bey ile cezaevi ile ilgili konular ve dosyam ile ilgili
konularda konuşmalar yaptık. Bana vasi tayin edilmemişti. Kardeşlerimle vasi
tayin edilmesi hususunu görüştüm. Ayrıca babamın vefatı dolayısıyla Başsavcı
Bey, Müdür Bey ve odada bulunan diğer kişiler başsağlığı dileklerini ilettiler”
dedi.
Başsağlığı yalan çıktı
Ancak soruşturma savcısının
Uğurlu’nun babasının ölüm kayıtlarını getirmesiyle “Babam öldü, başsağlığı için
geldiler” iddiasının yalan olduğu anlaşıldı. Dosyaya giren nüfus kayıtlarına
göre, Yüksel Uğurlu’nun babası bu ziyaretten 6 gün sonra, yani 9 Ekim 2018’de,
yaşamını yitirdi. Cezaevi idaresinin savcılığa gönderdiği yazıda da Uğurlu’nun
Ekim 2018 ayında hiç açık görüşünün bulunmadığı belirtildi.
Cezaevi doğruladı: Kayıt dışı girdiler
Savcılığın soruşturması kapsamında
Antalya L Tipi Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü, 1 Mart 2019’da, olaya ve cezaevine
giriş kurallarına ilişkin bilgi verdi. Yazıda, “Kurumumuzda genel işleyiş,
kuruma gelen hükümlü tutuklu yakınları, avukat, noter veya savcılık izni ile
ziyarete gelen kişilerin, ilgili belge veya nüfus cüzdanını ibraz etmesi
koşuluyla kurumumuz ziyaret kabul biriminde göz retina kaydı yapılıp, kayıt
oluşturularak kuruma girişi sağlanmaktadır. Olay tarihindeki Başsavcı Vekili
Gürhan Kütük ve yanındaki şahısların kuruma girişleri esnasında, herhangi bir
göz retina kaydı oluşturulmadığından, sistem merkez kamera kontrol biriminde
görevli infaz ve koruma memuru M.Ş. tarafından devre dışı bırakıldı” denildi.
Siber, tanıyamadı!
Savcılık, kayıt dışı giriş
görüntülerini Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne gönderdi. Müdürlük, 21
Şubat’ta verdiği yanıtta, cezaevine giriş çıkış yapan şahısların kamera
açısının net olmamasından ve şahısların tanınmamasından dolayı giriş çıkış
yapan kişilerin kimlik bilgilerine ulaşılamadığını bildirdi.
Görüntüler silinmiş
Savcılık ayrıca, cezaevine 3 Ekim
2018 – 7 Ekim 2018 tarihlerine ait usulsüz şekilde giriş çıkış yapan şahısların
bulunup bulunmadığına ilişkin merkez kamera odası kayıtlarının kontrollerinin
yapılmasını istedi. Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, savcılığa verdiği
yanıtta, belirtilen tarihlerle ilgili olarak sistem tarafından üzerine veri
yazılmak suretiyle görüntülerin bilindiği öne sürüldü.
Erdoğan ve Tamince’nin avukatı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın
Antalya’daki davalarını takip eden avukat Ahmet Kürşat Köhle, aynı zamanda
işadamı Fettah Tamince’nin avukatlığını da yapıyordu. Tamince hakkında
takipsizlikle biten Antalya’daki FETÖ dosyasının avukatlığını da Köhle
üstlenmişti.
Savcılık takipsizlik verdi
Memur Suçları Soruşturma
Savcısı Ethem Erdoğdu, soruşturma sonucunda 27 Temmuz’da
kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Rüşvet iddialarıyla ilgili delil
olmadığı belirtilen takipsizlik kararında, “Cezaevi kurum müdürü olarak görev
yapan Tuncay Avanaş’ın kurumda hükümlü ve tutuklu olan ve maddi
durumu iyi olan bazı kişilerden hediye aldığı şeklindeki iddiaların soyut,
mesnetsiz ve dedikodudan ibaret olduğu, hediye veya başka bir şey alındığına
dair herhangi bir delil elde edilemediği” belirtildi. ‘İdari soruşturma
açılsın’ Kararın bir örneğinin disiplin soruşturması yönünden Antalya Adli
Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı’na gönderilmesine karar
veren savcılık, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Şüpheli Tuncay Avanaş’ın 3 Ekim 2018
tarihinde kuruma iki kadın iki erkek ve bir savcı ile bir müdürün usulsüz
girişi ile ilgili olarak cezaevi yazışmalarından ve şüphelinin savunmasından da
anlaşılacağı üzere cezaevinden sorumlu Başsavcı Vekili Gürkan Kütük’ün
cezaevine ziyaret amacı ile geldiği, yanında iki bayan ve iki erkek şahsın
olduğu, başsavcı vekili olması sebebi ile göz retina okuma işlemlerinin devre
dışı bırakıldığı, burada kurum müdürü olan Tuncay Avanaş’ın eyleminin idari
soruşturmaya konu olabilecek nitelikte olduğu anlaşılmıştır.”
Yorumlar
Yorum Gönder