Yalansa, “yalan” deyin! / Feyzi Hepşenkal
Her
şeyin başı, güven.
İnsanlar
birbirine güvenecek.
Devlet,
vatandaşına güvenecek.
Halk,
devletine güvenecek.
Aksi
kaostur.
Tıpkı
bugün gibi.
* * *
CHP
Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Sağlık Bakanlığı’nın rakamlarının gerçeklerle
uzaktan yakından ilgisi yok. Koronavirüsten Türkiye’de gerçek vefat sayısı 23
bindir. Türkiye’nin genelinde vaka sayısı ise 980 bindir” diyor.
Yalan
mı?
Yalansa,
“yalan” deyin.
* * *
Prof.
Dr. Mehmet Ceyhan, “Gerçek vaka sayısı bulunan sayının en az 10 katı” diyor.
Yalan
mı?
Yalansa,
“yalan” deyin.
* * *
Türk
Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Sinan Adıyaman, Ankara'da 12 ayrı bölgede
filyasyon ekiplerinin çalıştığını ve her bölgede günlük 400 civarında vaka
tespiti yapıldığı belirterek; “Bu hesapla Ankara'da günde ortalama 4 bin vaka
tespit ediliyor” diyor.
Yalan
mı?
Yalansa,
“yalan” deyin.
* * *
Ülkenin
sevilen sanatçılarından Erdal Beşikçioğlu, “Milletvekillerine bulaşan virüs,
tıkış tıkış toplu taşımayla işe giden halka bulaşmıyor öyle mi? Sırf Ankara'da
günlük 4 bin vaka var. Türkiye geneli nasıl 1500'lerde oluyor?” diye soruyor.
Yalan
mı?
Yalansa,
“yalan” deyin.
* * *
Ses
yok, memleketi yönetenlerde.
Sayın
Cumhurbaşkanı, suskun.
Sayın
Sağlık Bakanı, oralı bile değil.
Fakat
iddialar yenilir yutulur gibi değil.
Ciddi
insanlar, ciddiye alırlar; bir milletvekilini, bir tıp profesörünü, bir meslek
birliği başkanını, bir sanatçıyı.
“Gel
kardeşim” derler:
“Vaziyet
dediğin gibi değil. İşte kanıtlar, işte tanıklar.”
Var
mı böyle bir yaklaşım?
Yok.
* * *
Ben
olsam, fena bozulurum.
Ne
yaptığımdan eminsem, gerçekleri sadece gerçekleri söylüyor, açıklıyorsam; çıkar
ortaya “Yalan konuşuyorsunuz” derim, en yüksek perdeden.
Sonrası,
mahkemeyse mahkeme, davaysa dava.
Takke
düşer, “ak mı, kara mı” gerçek çıkar ortaya.
Yorumlar
Yorum Gönder