Cumhurbaşkanı’na yüzde 92 oy / Feyzi Hepşenkal
İzlanda’yı
ciddiye almayanlar olabilir.
“Alt
tarafı 365 bin kişinin yaşadığı bir yer” diyenler çıkabilir.
Kahkaha
bile atabilirler “Yıllık ihracatı 12, ithalatı 11 milyar dolarmış, o da para
mı?” diye.
Fakat
bölüp çarpınca rakamları, İzlanda’da milli gelirin kişi başına 56 bin dolardan
fazla olduğu gerçeği ortaya çıkar ki; bu da gülenleri fena çarpar!
Aslında
bakarsanız rakamlar, en başta kendilerinin umurunda değil.
İzlanda
Başbakanı Katrin Jakobsdottir “ekonomik büyüme odaklı politikaların yerini,
aile dostu, çevre odaklı politikaların alması gerektiğini” söylemişti bir süre
önce.
“Gayri safi milli hasıla, yaşamı değerli
kılan şeyler dışarıda bırakılarak hesaplanır.”
Jakobsdóttir,
ABD eski başkanı Kennedy'nin 50 yıl önceki bu sözlerini hatırlatarak, “tüm eksiklerine karşın büyüme rakamları,
ekonomik başarının temel öğesi olarak değerlendiriliyor. Bizim, İskoçya'nın ve
Yeni Zelanda'nın savunduğu mutluluk ekonomisi modeli ise BM Sürdürülebilir
Kalkınma hedefleri çerçevesinde, bugünün ve gelecek nesillerin mutluluğunu
amaçlıyor” demişti.
Gerçekten
de dünyanın en mutlu insanları, İzlanda’da yaşıyor bugün.
* * *
İzlanda’nın
ekilebilir toprağı yok, ormanları yok, ordusu da yok fakat volkanları var,
yanardağları var, buzulları var.
Şirin
şeyler de çok.
En
başta, Kuzey Işıkları.
Sonra
kısa boylu İzlanda atları.
Ve
en güzeli, sadece bu ülkede yaşayan Puffin’ler…
Mutlu
insanların siyasi kadroları da bir başka oluyor haliyle.
Başbakan
Katrín Jakobsdóttir’i gördünüz.
Genç
ve başarılı bir kadın.
Cumhurbaşkanı
Guðni Th. Jóhannesson da bence dikkate değer biri.
1968
doğumlu bir tarih profesörü olan Jóhannesson, ilk kez 2016 yılında yüzde 39
oyla seçilmişti.
Geçen
hafta sonu İzlanda halkı, yeni seçim için sandığı gitti.
Ne
mi oldu?
Gudni
Johannesson oyların yüzde 92'sini alarak ikinci kez Cumhurbaşkanı seçildi,
rakibi popülist sağcı Gudmundur Franklin Jonsson ise yüzde 8 ile yetindi.
* * *
Bu
öyle bir seçimdi ki, “tam demokrasi” içinde gerçekleşti.
Baskıdan,
zorbalıktan, tehditten, rüşvetten eser olmayan bir ortamda; halkın özgür
iradesiyle oyunu kullandığı bir seçim.
Nasıl
oldu da yüzde 92 oy çıktı sandıktan?
Yazılanlara
baktığımda, insanların onu “kendilerinden biri” olarak görmesi ve elbette
başarılı bulmaları; çıkan sonucun iki temel nedeniydi.
Onun
için severek, isteyerek, gönülden oy verdiler.
Ne
mutlu Gundi Jóhannesson’a…
Ne
mutlu, İzlanda’nın mutlu insanlarına.
Yorumlar
Yorum Gönder