Şart mıydı çakar çakmaz çakmanız? / Feyzi Hepşenkal
Her
an pusuda bekler gibiler.
Fırsatını
buldular mı, çakıyorlar doksana!
Bu
sefer gerçekten çaktılar.
Araçlarının
tepesine çakarlı lamba da koydular.
Kavşak
mavşak, yasak masak yok artık, bütün yollar serbest onlara.
Ne
var ki, hani o şarkıda olduğu gibi…
“Onun arabası var güzel mi güzel
Bastı mı gaza gider mi gider
Maalesef ruhu yok
Onun için hiç mi hiç şansı yok”
* * *
Kemal
Anadol’dan Whatsapp’tan bir mesaj gönderdi:
“Bir eski parlamenter olarak her geçen
gün saygınlığı azalan Meclisimizin içinde bulunduğu durumdan son derece
üzgünüm. Bu uygulamalarla değerini daha da yitireceğı inancındayım.
Bu kararlara tepki, eski
Milletvekilleri olarak bize de yansıyor.
Halktan gittikçe uzaklaşan bir
parlamentonun üyeleri bu kararla ayaklarına kurşun sıkıyorlar!
Bir an önce bu haksız ve mantıksız
karar geri alınmalıdır.
Halktan gelecek tepki üzerine, termik santrallar olayında olduğu
gibi RTE bu maddeyi de veto edip kahramanlığa oynayabilir.
Ona fırsat vermeden partim CHP derhal
Anayasa Mahkemesine gitmeli ve CHP TBMM Grubu bu ayrıcalıktan
yararlanmayacağını kamuoyuna açıklamalıdır.”
Sorarım.
Haksız
mı?
Korku tünelinden, kitap tüneline
Kitap
bilgidir, bilgi ise güç.
O
güçle sorunlar çözülür, engeller aşılır; zorlukların ve zorbaların hakkından
gelinir.
İnsanları
korku tünelinden çıkarıp, güçlü kılacak yollar açmak gerekiyor hızla.
Örnekse…
Prag'daki
Belediye Kütüphanesi'nde açılan yol, bir kuleye ulaşıyor.
Slovak
asıllı sanatçı Matej Kren'in “Idiom” isimli kitap kulesi yüzlerce kitabın üst
üste dizilmesi ile oluşturulmuş ve kulenin zeminine ve tavanına yerleştirilen
aynalar sayesinde, sonsuz bir tünel algısı yaratılıyor.
Ülkemde
de arıyorum böyle şeyler.
Hey
millet.
Ey
belediyeler.
Neredesiniz?
Vahim bir tablo
Merak
ediyorum.
İnsanlar
daha mı çok hakaret ediyor?
Yoksa
ağızdan çıkan her sözcüğe “hakaret muamelesi” mi yapılıyor?
Her
koşulda durum vahim.
Eğitimdeki engel: Dolaylı ayrımcılık
Yönetim
Kurulu Başkanlığı’nı Prof. Üstün Ergüder’in yaptığı Eğitime Reformu Giririşimi
tarafından açıklanan 2019 yılı Eğitim İzleme Raporu’nun “Öğrenciler ve Eğitime Erişim” başlıklı
dosyasındaki veriler önemli.
Hele
biri, ürkütüyor.
Bu
uyarıyı ciddiye alan var mı, bilinmiyor!
İşte
o uyarı:
“Türkiye’de özellikle dolaylı
ayrımcılık çocukları eğitimden uzaklaştırabiliyor. Örneğin kimi öğrenciler
eğitim ortamında kendilerini güvende ve ait hissetmemeleri sebebiyle okul
dışına itilebiliyorlar. Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) her çocuğun eğitime
erişmesi ve devam etmesi yönünde çabalarının sürmesine karşın dolaylı
ayrımcılık mağduru olma riski taşıyan anadili Türkçe olmayanlar, çalışan
çocuklar, kırsal alanda yaşayanlar, kız çocuklar, LGBTİ+ bireyler, mevsimlik
tarım işçisi ailelerin çocukları, özel gereksinimi olan çocuklar, Romanlar,
yoksul çocuklar, zorunlu göç ile Türkiye’ye gelenler ve çoklu ayrımcılığa
uğrayan çocuklar gibi çeşitli grupların
eğitime erişimi önünde yapısal ve toplumsal engeller var olmaya devam ediyor.”
Yorumlar
Yorum Gönder