Eski iradeye, yeni paket. Ne değişir? Hiç bir şey!!
9 soruda
‘yargı paketi’
Kemal Göktaş
‘Yargı
Reformu Strateji Belgesi’ kapsamında hazırlanan ve ‘yargı
paketi’ olarak adlandırılan ‘Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi’, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul
edildi.
Teklifte yer
alan düzenlemelere ilişkin 9 soru ve yanıtları şöyle:
1. Temel
hak ve özgürlükleri ilgilendiren hangi düzenlemeler var?
Terör
propagandası: Pakette, düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki en önemli
engellerden biri olarak gösterilen ve ‘terör örgütü propagandası’ suçunu
düzenleyen Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2. maddesine “Haber verme
sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç
oluşturmaz” cümlesi eklenecek.
Oysa söz
konusu maddede zaten terör eylemlerini teşvik etmeyen düşünce açıklamalarının
suç oluşturmayacağı açıkça düzenleniyor. Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Yargıtay
kararlarında da haber sınırları içinde kalan ve sert eleştiri niteliğindeki
düşünce açıklamalarının cezalandırılamayacağı belirtiliyor. Buna rağmen uygulamada
siyasetçiler, gazeteciler, akademisyenler başta olmak üzere eleştiri
niteliğinde açıklama yapanlara bu suçtan davalar açılıp ceza veriliyor.
Adalet
Bakanlığı verilerine göre 2013 yılından bu yana bu suçtan yaklaşık 75 bin
kişiye dava açıldı. Pakete böyle bir ifade eklenmesiyle AYM ve Yargıtay
kararlarının soruşturma ve dava aşamalarında uygulanması için savcı ve
hakimlerin elinin güçleneceği yorumu yapılsa da sonuçta uygulamadaki siyasi
etki ortadan kaldırılmadığı takdirde düşünceyi cezalandırma için
kullanılabileceği açık.
OHAL:
Teklife göre OHAL kapsamında kabul edilen kanunlar uyarınca kamu görevinden
çıkarılmaları veya rütbelerinin alınması nedeniyle pasaportları iptal edilenler
ve haklarında pasaport verilmemesine yönelik idari işlem yapılanların
pasaportları iade edilebilecek.
Pasaportlar:
Pasaportların verilmesi için bu kişiler hakkındaki soruşturma ve davaların
beraat ya da takipsizlikle sonuçlanması, düşmesi veya hükmün açıklanmasının
geri bırakılması ile sonuçlanması gerekiyor. Pasaportlar kolluk birimlerince
yapılacak araştırma sonucuna göre İçişleri Bakanlığı’nca ‘verilebilecek’. İçişleri
Bakanlığı ‘araştırma sonucuna göre’ şartları yerine getirse de
pasaportunu vermeyebilecek. Anayasaya göre seyahat özgürlüğü ancak mahkeme
kararıyla sınırlanabiliyor. Buna rağmen paketteki düzenlemeye göre idari
mercilerin takdir yetkisi olmaya devam edecek.
Temyiz:
Beş yılın altında ceza aldıkları için istinaf mahkemesinden sonra Yargıtay’a
temyiz hakkı olmayanlara bu hakkın tanınması öngörülüyor. Buna bağlı olarak
birlikte işlenen suçlarda sanıkların bir kısmının temyiz hakkı olmadığı
takdirde mahkeme temyiz hakkı bulunmayanlarla ilgili infazın durdurulmasına
karar verebilecek.
Erişim
engeli: Teklife göre ayrıca internet siteleri hakkında verilen erişimin
engellenmesi kararları, sadece ihlalin yapıldığı içerikle ilgili olacak. Ancak,
teknik olarak bu içeriğe erişimin engellenmesi mümkün olamıyorsa internet
sitesinin tümüne yönelik olarak erişimin engellenmesi kararı verilebilecek.
2. Hakim
ve savcı alımlarında ne değişiyor?
Pakette,
yargının en önemli sorunlarından olan bağımsızlık konusunda, örneğin Anayasa
değişikliği gerektiren Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yapısı ve
cumhurbaşkanının yüksek yargı organlarına üye seçmesi gibi konularda bir adım
atılmıyor. Sadece hakim-savcı alımlarında şekli birtakım düzenlemeler yapılması
öngörülüyor. Avukat ve noter olabilmek için getirilen sınavdan geçemeyen hakim
ve savcı sınavına giremeyecek. Siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve
maliye bölümlerinden mezun olanlardan idari hakim olarak atanacakların sayısı
her dönemde alınacak aday sayısının yüzde 20’sini geçmeyecek.
Hakim ve
savcı adaylığı sınavında mülakatı yapan kurulun üye sayısı beşten yediye
çıkacak. Kurulun yeni üyeleri Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulu’ndan seçilen
bir kişi ve Yargıtay veya Danıştay’dan seçilen bir üye olacak. Hakim ve
savcıların adaylıkları süresince alacakları eğitim Türkiye Adalet Akademisi’nce
yaptırılacak.
3.
Avukatlara ilişkin hangi düzenlemeler yapıldı?
Avukat
sayısının artması nedeniyle yıllardır gündemde olan avukatlık sınavı yeniden
teklife konuldu. Buna göre ÖSYM’nin yapacağı sınavda 100 üzerinden 70
alamayanlar sadece avukat değil noter de olamayacak, hakim ve savcı
adaylığı sınavına giremeyecek. Sınav, üniversiteye 1 Ağustos 2019’dan önce
kayıt yaptıranlara uygulanmayacak. Bu da önümüzdeki beş yıl daha sınavsız
avukatlığın mümkün olduğunu gösteriyor.
Teklifle en
az 15 yıl kıdemi bulunan avukatlara hususi damgalı (yeşil) pasaport
verilebilecek. Ancak hakkında Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen suçlar ile
Terörle Mücadele Kanunu kapsamında soruşturma veya dava olan avukatlara yeşil
pasaport verilmeyecek.
4.
Pakette af ya da ceza indirimi niteliğinde düzenleme var mı?
Teklifte bu
yönde bir düzenleme yok ancak soruşturma evresindeki tutukluluk sürelerine
sınırlama getiriyor. Soruşturma evresinde tutukluluk süresi, ağır ceza
mahkemesinin görevine girmeyen işler bakımından altı ayı, ağır ceza
mahkemesinin görevine giren işler bakımından ise bir yılı geçemeyecek. Ancak,
devlete karşı işlenen suçlar, terör suçları ve toplu işlenen suçlarda bu süre
iki yıl olacak.
Çocuklar
için süreler de değiştirilerek 15 yaşını doldurmayan suça sürüklenen çocuklar
için tutuklama süreleri yarı oranında, 18 yaşını doldurmamış çocuklar
bakımından ise dörtte üç oranında uygulanacak.
5.
Çocuklara ve kadınlara karşı işlenen suçlara ilişkin düzenlemeler neler?
Cinsel suç
mağduru çocukların soruşturma aşamasındaki beyanları görüntülü kayda alınacak.
Dava
aşamasında çocuğun beyanı ancak gerçeğin ortaya çıkarılması için zorunlu
hallerde hakim tarafından uzmanlar aracılığıyla alınabilecek.
Cinsel suç
mağduru yetişkinler de aynı şekilde savcı nezaretinde uzmanlara ifade verecek.
Ancak yetişkin mağdurların beyanlarının ve görüntülerin kayda alınması ancak
rızaları varsa söz konusu olacak.
Cinsel suç
mağdurlarının beyan ve görüntüleri dava dosyasında saklanacak ve gizliliği için
gerekli tedbirler alınacak. Bu beyan ve görüntülerdeki kişisel verileri
açıklayanlara dört ila sekiz yıl arası hapis cezası verilecek.
Ayrıca, uzmanların
aile mahkemesi bünyesine atanmaları usulünden vazgeçiliyor, adliyelerde
kurulacak müdürlükler bünyesine alınıyor. Aile mahkemelerinde, Adalet
Bakanlığı’nca adliyelerde görevlendirilen psikolog, pedagog ve sosyal
çalışmacılardan yararlanılacak.
6. Seri
muhakeme usulü nedir?
Soruşturma
sonunda dava açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme
usulü uygulanacak.
Bu usül
hakkı olmayan yere tecavüz, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, trafik
güvenliğini tehlikeye sokma, gürültüye neden olma, parada sahtecilik, ruhsatsız
silah taşıma gibi suçlarda devreye girebilecek.
Savcının
teklifini şüpheli kabul etmezse bu yönteme gidilemeyecek.
Şüpheli
teklifi kabul ederse, savcı cezanın alt ve üst sınırı arasında tespit edeceği
temel cezadan yarı oranında indirim uygulamak suretiyle yaptırımı belirleyecek.
Mahkeme, bunu kabul ederse savcının belirlediği cezayı verecek.
7. Basit
muhakeme usulü nedir?
Asliye ceza
mahkemeleri para cezasını veya iki yıl ve daha az süreli hapis cezasını
gerektiren davalarda, tarafların beyanını yazılı olarak aldıktan sonra dosya
üzerinden karar verecek. Mahkumiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte
bir oranında indirim yapılacak.
İstinaf
mahkemeleri sanığın tebligata rağmen duruşmaya gelmemesi halinde yokluğunda da
karar verebilecek.
8.
Savcılara tanınan dava açmayı erteleme yetkisi ne anlama geliyor?
Halen
savcılar şikayete bağlı ve üst sınırı bir yıl veya daha az süreli hapis
cezasını gerektiren suçlardan dolayı, yeterli şüphenin varlığına rağmen, kamu
davasının açılmasının beş yıl süreyle erteleyebiliyor. Bu karara karşı da
sadece mağdur itiraz edebiliyor.
Taslağa göre
savcı uzlaştırma ve ön ödeme kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, üst sınırı
iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı da dava
açmayı beş yıl erteleyebilecek. Bu karara mağdurun yanı sıra şüpheli de itiraz
edebilecek. Ancak bu madde örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar, kamu
görevlisi tarafından görevi sebebiyle veya kamu görevlisine karşı görevinden
dolayı işlenen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar hakkında
uygulanmayacak.
9.
İddianamenin iadesinde ne değişiyor?
Suçun
sübûtuna (ispatlanması) doğrudan etki edecek mevcut bir delil toplanmadan
düzenlenen iddianameler iade edilecek. Halen suçun sübutuna mutlak etki eden
iddianameler iade ediliyor. Yani teklifle önemli bir delilin olmadığı durumda
mahkemelerin iddianameyi iade etmesi kolaylaşıyor.
Ayrıca, izne
bağlı olan ‘cumhurbaşkanına hakaret’, ‘Türklüğü
aşağılama’ gibi suçlarda Adalet Bakanlığı’nın, memurların işlediği
suçlarda amirlerinden alınması gereken izinler olmadan düzenlenen iddianameler
de iade edilecek.
Yorumlar
Yorum Gönder