Bir zamanlar ANAP vardı / Feyzi Hepşenkal
Anayasa
Mahkemesi’nin bazı siyasi partilerin mali denetimine ilişkin kararları
yayınlandı Resmi Gazete’de.
Kararlar
yeniydi ama incelenen tarih (2014 yılı) epeyce eskiydi.
Herhalde
yeni fırsat buldu yüce mahkeme incelemeye.
Neyse.
O
partilerden biri de, Anavatan Partisi’ydi.
Şuna
bakar mısınız?
Seçime
girebilecek 15 partiden biri olan ANAP’ın genel merkezindeki haberleşme gideri
848, taşıma gideri 70, seyahat gideri 140 TL sadece.
Ne
hazin!
Çok
hazin.
1983’ten 1993’e…
Bu
ANAP, 1983 yılında kurulan ANAP değil gerçi.
Eskisinin
2009’da Demokrat Parti ile birleşip kapanması üzerine, yenisinin 2011 yılında;
adıyla, logosuyla tekrar vücut bulmuş hali.
Olsun.
Yine
de 12 Eylül askeri darbesinin ardından kurulan ve tıpkı AKP gibi hemen iktidar
ve dillere destan olan, Turgut Özal’lı (ve elbette Semra, Ahmet, Zeynep, Efe
Özal’lı) Mesut Yılmaz’lı, Yıldırım Akbulut’lu, Mehmet Keçeciler’li Anavatan
Partisi’ni hatırlıyor insan.
Özellikle
1983’den 1993’e kadar süren, acayip zamanlardı yaşanan.
Ne
çok sevilmişlerdi başta.
Ne
çok kızılmışlardı sonra.
Bir gün Meclis’te…
Bir
gün TBMM kulisinde dönemin Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ve ANAP Genel
Sekreteri Akın Gönen ile oturuyorduk.
Baktım,
karşıdan kalabalık bir grup geliyor.
Ortalarında
rahmetli Turgut bey var.
Giderek
yaklaşınca Kaya Erdem ve Akın Gönen genel başkanlarını karşılamak için ayağa
kalktılar.
Mecburen
ben de kalktım.
Özal
ile tanışıyorduk.
Hem
de iyi tanışıyorduk!
Kaya
bey ve Akın bey nezaketen “Efendim Feyzi Hepşenkal” diye, bir minik merasim
durumu yarattılar.
Yüzüme
baktı, gülümsedi ve soyadımı üç kez heceleyerek mırıldandı:
“Hep
şen kal, hep şen kal, hep şen kal.”
Şeytan
dürttü, tutamadım kendimi, yüzüne baktım:
“Bu
devirde çok zor ama çalışıyorum!”
Aynı sahne
tekrarlansa
Acaba
şimdi, Recep Tayyip Erdoğan ile karşılaşsak benzer şekilde ve aynı sahne yine
gerçekleşse ne yaparım?
Merak
etmeyin.
Neysem
oyum.
Hatta
bir adım daha ileri gider ve derim ki:
“Hep
şen kalmak, bu devirde imkansız.”
* * *
Velhasıl
hiç kimse “ne oldum” kibirine kapılmamalı hayatta.
Bu
devirde sultan da, hükümdar da olsan, boşuna.
Mesele
ne olacağında!
Bak
ANAP’a…
Çıkar
kıssadan hisseyi.
Yorumlar
Yorum Gönder