Süleyman Yağız yazdı / ECEVİT: BU İŞİN KEYFİ BAŞKA!

Yıl, 2002... Yerine getirmemiz gereken bir sözümüz var: İŞ GÜVENCESİ... Ama TBMM'deki sayısımız yeterli değil... Grubumuz ikiye bölünmüş!
Buna karşın işçi sendikalarının liderleriyle görüşüyoruz. Onların da katkısıyla bir yasa taslağı hazırlıyoruz.

***

Sonra diğer partilerle de görüşüp destek sözü alıyoruz ve yasa önerimizi TBMM'ye verip gündeme alınmasını sağlıyoruz.
O zaman "Öldü, bitti" denilen Ecevit tam 16 saat TBMM'de yasanın görüşülmesini izliyor.

***

İşçi sendikalarının liderleri verilen arada TBMM kulisinde Ecevit ile sohbet ederken içlerinden biri şöyle diyor:
"Efendim yasanın çıkması kesinleşti. Artık siz evinize gidip dinlenin lütfen!"
Ecevit, "Hayır" diyor ve ekliyor:
"BU İŞİN KEYFİ BAŞKA!"
Ve Ecevit yasa çıkıncaya kadar TBMM'de kalıyor, işçilere İŞ GÜVENCESİ çıkarmanın keyfini yaşıyor!

***

Aş, iş, emek, emekçi, emekli, işçi, memur, tarım ve köylü denilince Ecevit'in içi titrerdi.
Zaten bu kesimlerle ilgili bütün iyileştirmelerin altında Ecevit'in imzası vardır.
Örneğin, İşsizlik Sigortası'nın çıkarılması da Ecevit'in sayesindedir.

***

Zonguldaklı bir maden işçisi, "ECEVİT BİZE O KADAR ÇOK ŞEY VERDİ Kİ, ÖTEKİLERİ ALA ALA BİTİREMEDİ" demişti.
Boşuna, "HALKÇI ECEVİT" dememişler... O da bu tür işlerden keyif alıyordu!
Vergi kaçırma ve vergiden kaçınma gibi işleri hiç bilmezdi!
Buradan oraya, oradan buraya ya da başka bir tarafa milyon dolarlar aktarmak gibi işlerden ise hiç mi hiç anlamazdı!